19 Haziran 2020 Cuma

Postpartum depresyon mu o da ne?



Bu aralar çok konuşulan bir konu. Doğum sonrası depresyonu. Ben de Elif Şafak’ın Siyah Süt kitabını okuduktan sonra çoğu kadına olduğuna göre bana da olur kesinlikle diye düşünürken doğum sonrası depresyonu benim yanımdan bile geçmedi. Hatta tam tersi ben aynı o denildiği gibi mutluluktan havalarda uçtum bir süre. Yani gerçekten eski halimden daha mutluydum genel olarak. Hatta uykusuz kalıcam uyumalıyım yorulmamalıyım derken Rüya da uykuyu çok seven bir bebek olunca (Can da aynı oldu) ya ben çocuksuz halime göre daha mı çok uyuyorum acaba gibi bir moda bile girmiştim. Çünkü herkes dinlenmek için o uyuyunca sen de uyu diyordu ve ben de öyle yaptım. Bence hamilelik sonrası depresyonu geçirmememin bir sebebi de çevremden aldığım yoğun destek oldu ve bununla birlikte çok uykusuz kalmamam. Böylece emzirmeyle ve büyük ihtimalle bol bol bebeğinle yaşadığın tensel temasla salgılan oksitosin hormonunun (mutluluk hormonu) etkisi altında kaldım. Resmen mutluluktan uçuyordum gerçekten. Çünkü başta eşimden ve çevremden hem psikolojik hem de ev işleri konusunda ciddi destek gördüm. Ki lohusalıkta olması gereken de bu sanırsam. Bu dönemi seni gerçekten mutlu eden insanlarla geçirmek çok önemli. Eğer bazı arkadaşlarımın yaşadığı gibi ilk lohusalığımı ailemden uzak bir şehirde veya ülkede bir tek eşimle (ki o da gündüzleri işte olduğu için) yalnız geçirseydim psikolojim benim de farklı olurdu. Bir apartman dairesinde bütün gün evin içinde konuşacak hiç kimse olmadan yalnızca bebekle olmak ve evin işleriyle uğraşıp sakinleşecek hiç zamanının olmaması her annenin psikolojisini zorlar diye düşünüyorum. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder