25 Nisan 2017 Salı

Çocuklarda disiplin ve Bebeğinize Fransız Kalın adlı kitaptan Öğrendiklerim


Rüya şu an 16 aylık. Bu sabah benim çalışma masama oturmak istedi, ben de arada yaptığım gibi onu oturttum. Kendim de koltuğa oturdum. Kalemleri bir kalemlikten diğerine geçirmeyi seviyor ve yine öyle yapmaya başladı. Sonra kurşun kalemlerden birini alıp çalışma masasını çizmeye başladı. "Yapma sonra temizlenmesi zor oluyor" dedim fakat doğal olarak yapmaya devam etti. "Aaa temizlemesi zor mu oluyor çizmiyim o zaman" olmuyorlar pek bu dönemde. "O zaman kalemi alırım bak kağıt çıkarttım ona çiz" dedim. Gözümün içine baktı biraz kağıdı çizdikten sonra yine masaya çizmeye devam etti. "Ama kalemi alacağım o zaman" dedim. Kendim de kağıda çizdim. Biraz kağıda çizdikten sonra masaya çizmeye devam etti. Baktım birkaç defa daha masaya çizdi kalemi elinden aldım. Ağlamaya başladı. Bağıra bağıra ağlıyor. "Ama ben sana söyledim" dedim. Kararlı davrandım. O da kararlı olduğumu anladı. Bir yandan da elbette çok ağlatmak istemiyorum. Hemen onun ilgisini çekecek yeni bir obje buldum. Ve bir süre sonra sakinleşti. Fakat hep böyle kolay olmuyor. Bazen anne babalar olarak ona kıyamıyoruz, ağlasın istemiyoruz ve onun dediği oluyor. Bazen ben ayrı babası ayrı şeyler savunuyoruz neyi yapması neyi yapmaması konusunda. Bir yandan da daha çok mu küçük diye düşünüyorum fakat konuşamasa da herşeyi öyle güzel anlıyor ki ve kendince anlatıyor ki bence disiplin konusuna başlamamızın tam zamanı.



Peki çocuklarda disiplin nasıl sağlanır? Bunu yapayım derken çocuğumu sus pus, dışarı çıktığında adım atmaya korkan, yabancılarla konuşurken çekinen biri olarak da büyütmek istemiyorum tabii ki. Peki bu dengeyi nasıl kuracağım. Bebeğinize Fransız Kalın adlı kitabın yazarı Pamela Druckerman bu konuyu enine boyuna tartışıyor kitabında. Ben de biraz bu kitapta anlatılanlardan bahsetmek istiyorum.

Yazarın disiplin konusunda çok övdüğü Fransız ebeveynler çocukları daha bebekken bir çerçeve çiziyorlar. Çocuklar bu çerçevenin içindeyken tamamen özgürler. Ebeveynleri ne olursa olsun onları dinliyor ama bu her söylediklerini yapacakları anlamına gelmiyor. İşte Druckerman'ın gözlemleri:

 "Fransız ebeveynler için çocukların kral olması tüm aile için olumsuz ve dengeyi bozan bir           durum. Bunun günlük hayatın tüm neşesini -hem çocuklar hem de ebeveynler için-               kaçıracağını düşünüyorlar. Bu çerçeveyi oluşturmanın oldukça zor olduğunu kabul ediyorlar fakat diğer türlüsünü de kabul edilemez buluyorlar. Fransız ebeveynlere göre iki saat süren "iyi geceler" sermonileriyle ebeveynlerin arasındaki bariyer bu çerçeve...







'Amerika'da çocuk sahibi olduğunuzda, zamanınızın artık size ait olmadığı kanısı kabul görüyor,' diyor Marc. Ona göreyse çocukların ilgi odağı olmadıklarını ve dünyanın kendi etraflarında dönmediğini anlamaları gerekiyor.

Peki, anne babalar bu çerçeveyi nasıl çiziyor. İnşa etme aşaması biraz sert görünebiliyor. Bu sadece hayır demek ve "Ben karar veririm" prensibini oturtmaktan ibaret değil. Fransız ebeveynler ve eğitimciler bu konuda yani çerçeve üzerine çokça konuşarak oluşturuyorlar. Çocuklara neyi yapmaya izinleri olduğu ve neyi yapamayacakları konusunu açıklamaya zaman ayırıyorlar. Bu konuşmalar "çerçeve"nin oluşmasını sağlıyor. Çerçeve neredeyse somut bir hale geliyor ve ebeveynler sadece jestleriyle bile sınır çizebiliyorlar.

Çerçeve hakkında yapılan konuşmalar genellikle çok nazik oluyor. Çocuklar bunu bebeklere bile açıklıyor. "....tanıştığım Fransız ebeveynler ve bakıcılar diktatör gibi görünmeden otorite kurmayı başarıyorlar. İtaatkar robotlar yetiştirmenin peşinde değiller. Aksine çocuklarını dinliyor ve sürekli konuşuyorlar. Hatta tanıştığım yetişkinler çocuklarıyla onlardan üstün biri gibi değil, eşitleriyle konuştukları gibi konuşuyorlar. Anne-Marie bana "Yasak olan her şeyin sebebini açıklamam gerektiğini" söylüyor" diye devam ediyor Druckerman.

"Fransız ebeveynler çocuklarının en çok kendileriyle barışık ve rahat olmalarını ve dünyada kendi yollarını çizmelerini istediklerini söylüyorlar. Çocuklarının kendilerine ait zevkler ve düşünceler geliştirerek büyümelerini istiyorlar. Fransız ebeveynler çocukları fazla uysal olduğunda endişeleniyor. Çocuklarının karakter sahibi olmasını istiyorlar.

Fakat çocuklarının yalnızca sınırlara saygı gösterdiklerinde ve kendilerini kontrol edebildiklerinde bunları başarabileceğine inanıyorlar. Karakterle birlikte çerçeve gerekiyor.

Yazarın disiplin konusunda daha fazla bilgi almak için görüştüğü deneyimli bir bakıcı ve üç çocuk annesi Madeleine, "Çocuk ne kadar şımarıksa, o kadar mutsuzdur," diyor.

Peki bu dengeyi nasıl sağlıyor? "Les gros yeux" diyor deneyimli bakıcı. Bu "büyük gözler" anlamına geliyor. Madeleine masada yazara bunu nasıl yapması gerektiğini gösteriyor. "Az önceki tutarlı sevecen anneanneden korkunç bakışlı bir baykuşa dönüşüyor. Sadece gösterirken bile ikna edici diyor," yazar.

Madeleine bunun çocukların itaat etmelerini sağlayıp onları korkutmak için olmadığını anlatıyor. Büyük gözlerin ancak çocukla sağlam bir bağ kurulduğunda ve karşılıklı saygı söz konusu olduğunda işe yaradığını anlatıyor. Madeleine işinin en tatmin edici yönlerinden biri olarak çocukla dünyaya aynı açıdan bakmanın önemini ve o daha yapmadan ne yapacağın tahmin edebilmekten bahsediyor. Bu noktaya varmak, onu dikkatle gözlemlemek, konuşmak ve belli konularda özgürlüğüne güvenmekle oluyor. Fakat katılığın esneklikle birlikte gelmesi gerekiyor. Madeleine'in otoritesi çocuklarla ilişkisinin içinden geliyor, üzerinden değil.

Parisli yemek yazarı Clotilde Dusoulier annesinden bahsederken; 'Böyle bir bakışı vardı' diyor. Ebeveynlerinin ikisinin de bir çizgiyi geçtiğinizi hatırlatan bir ses tonu olduğunu anlatıyor. 'Yüz ifadeleri sert, kızgın ve mutsuzdu. 'Bunu söyleyemezsin' derlerdi ve kendinizi cezalandırılmış ve biraz da aşağılanmış hissederdiniz. Sonra geçerdi,' diyor.

Bana ilginç gelen Clothilde'nin bu uygulamaları (büyük gözler ve çerçeve) şefkatle hatırlıyor olması. Annesinden bahsederken; 'Neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda çok netti. Sesini yükseltmeden hem şefkat gösterebilir hem de otorite kurabilirdi.' diyor.

Fransız ebeveynler çocuklarıyla kesin sınırlarla konuşuyor. Devamlı uyarı bombardımanı yerine hedefe nokta atışı komutlar kullanıyorlar. Bağırmak sadece önemli olaylarda kullanılmak üzere saklanıyor ve amacına ulaşıyor. Parkta ya da evde çocuklara bağırdığımda, Fransız arkadaşlarım tedirgin oluyor ve ciddi bir durum olduğunu düşünüyorlar, diye devam ediyor yazar.

"Benim gibi Amerikalı ebeveynler otorite kurmayı ceza ve disiplinle sağlamaya çalışıyor. Fransızlar bunlardan pek bahsetmiyor. Bunun yerine çocukların eğitiminden söz ediyorlar. Kelimenin anlamından da anlaşılacağı üzere, çocuklara neyin kabul edilebilir, neyin edilemez olduğunu zamanla öğretiyorlar.

Ana fikir çocuklara eğitim vermeniz, onlara polislik etmeniz değil..." diyor yazar. Kitabın disiplin üzerine anlattıkları hemen hemen bu kadar.


Açıkçası ben çok şey öğrendim. Aklımda en çok kalan kısım da "Büyük Gözler" oldu.

1 yorum:

  1. Merhaba ben Theresa Williams'ım Yıllarca Anderson'la ilişkimizden sonra o ayrıldı, geri getirmek için elinden gelenin en iyisini yaptım ama hepsi boşuna, onu sevdiğim için geri döndüm, Ona her konuda yalvardım, söz vermiştim ama reddetti. Sorunumu arkadaşıma açıkladım ve geri getirmek için bir büyü yapmamda yardımcı olabilecek bir büyüçi ile tanışmam gerektiğini söyledi, ancak büyümeye asla inanmayan türden olduğumdan, denemekten başka seçeneğim yoktu, Mektup yazarına postalandı ve bana, üç gün önce her şeyin iyi olacağına, eski eşimin üç gün önce döneceğine, büyü yapmasına ve şaşırtıcı bir şekilde ikinci gününde sorun yaşayacağına dair bir sorunun olmadığını söyledi. Eski arkadaşım beni aradı, çok şaşırdım, çağrıyı cevapladım ve söylediği tek şey, kendisine dönmemi isteyen her şey için çok üzüldüm, beni çok seviyor olmasıydı. Çok mutlu oldu ve ona tekrar gittim, mutlu bir şekilde birlikte yaşama başladık. O zamandan beri, tanıdığım birinin bir ilişki problemi olduğuna dair söz vermiştim, kendi sorunumla bana yardımcı olan tek gerçek ve güçlü büyü tekerleğine atıfta bulunarak bu kişiye yardım ederdim. E-posta: drogunduspellcaster@gmail.com, ilişkinizde ya da başka bir davada yardımına ihtiyacınız varsa ona e-posta gönderebilirsiniz.

    1) Aşk Büyüleri
    2) Lost Love Spells
    3) Boşanma Büyüleri
    4) Evlilik Büyüleri
    5) Ciltleme Yazısı.
    6) Bozuk Büyüler
    7) Geçmiş Sevgilini Bırak
    8.) Ofisinde terfi etmek istiyorsanız / Piyango büyüsü
    9) sevgilinizi tatmin etmek istiyorum
    Kalıcı bir çözüm için sorun yaşıyorsanız bu harika adamla iletişime geçin.
    Drogunduspellcaster@gmail.com aracılığıyla

    YanıtlaSil